Burak Dinler Asker, erbaş, TSK
  • Ölüm Tarihi 20/07/2016
  • Öldüğü Yer İstanbul
  • Ölüm Sebebi Linç
  • Defin Tarihi 21.07.2016, Sivas

ÖZGEÇMİŞ

Er Burak Dinler, 15 Temmuz gecesinin sabahı Boğaz Köprüsü’nde linç edilerek öldürülen askerlerden biriydi. Sivas’tan vatani görevini yapmak için gittiği İstanbul’da başına aldığı darbeler sebebiyle ağır yaralandı, 4 gün sonra vefat etti.

KULELİ ASKERİ LİSESİ’NDE ER OLARAK ASKERLİK YAPIYORDU
Vatani görevini yapmak için Sivas’tan İstanbul’a giden 20 yaşındaki Burak Dinler, 15 Temmuz’da komutanlarının emriyle kışladan çıkarılmış ve Boğaziçi Köprüsüne getirilmişti. Köprüde linç edilerek öldürülen erlerden biriydi Burak Dinler. Başı gözü kanlar içinde kalana kadar dövülmüş ve linç edilmişti. Kaldırıldığı özel hastenede 4 gün sonra hayatını kaybetti. Burak Dinler, Kuleli Askeri Lisesi’nde askerliğini yapıyordu. Halen hapis yatan asker arkadaşlarının anlatımıyla, ‘tatbikat çağrısı’ ile sokağa çıkarılmış, İstanbul Boğaz Köprüsü’ndeki tuzağın içine çekilmişti.

ÖLÜMÜNÜN ARAŞTIRILMASI İÇİN AÇILAN DAVALARIN ÜSTÜ ÖRTÜLDÜ
Burak Dinler’in linç edilerek Boğaz Köprüsü’nde öldürülmesinin peşini ailesi bırakmadı. Olayın hemen ardından anne ve babası gazetelere verdikleri demeçlerle çocuklarının akibetini sormuş, hain ilan edilmelerine karşı çıkmıştı.

Milliyet’te yer alan 5 Ağustos 2016 tarihli habere göre, Sivas’ın Yıldızeli ilçesine bağlı Kalın köyünde çiftçilikle uğraşan Mahmut-Göksel Dinler çiftinin 5 çocuğundan en küçüğü ve bekar olan Burak Dinler, Ocak ayında vatani görevini yapmak üzere Isparta’ya askere gitti. Komando Birliği’ne giden Dinler’in Akdeniz Ateşi rahatsızlığı olduğu için komando birliğinden çıkarılarak piyade olarak Burdur’a gönderildi.

TATBİKAT VAR DENİLEREK KÖPRÜYE ÇIKARILDI

Dinler çiftinin 5 çocuğundan en küçüğü ve bekar olan Burak Dinler, Ocak 2016‘da vatani görevini yapmak üzere Isparta’ya askere gitti. Komando Birliği’ne giden Dinler’in Akdeniz Ateşi rahatsızlığı olduğu için komando birliğinden çıkarılarak piyade olarak Burdur’a gönderildi. Burdur’daki acemi eğitiminin ardından İstanbul Kuleli Askeri Lisesi’nde iç hizmetlerde piyade er olarak görevlendirildi. Kuleli Askeri Lisesi’nin matbaa bölümünde görev yapan er Burak Dinler, 15 Temmuz’da düzenlenen darbe girişimi sırasında ‘tatbikat var’ yalanıyla görevli olarak sokağa çıkarıldı. Sabaha karşı köprüde lince uğrayan askerler arasında yer alan Burak Dinler, başının arka sağ kısmından aldığı darbelerle yaralanarak özel bir hastaneye kaldırıldı. 4 gün sonra ise vefat etti.

Cenaze hizmetlerinden yararlandırılmayınca, kendi imkanları ile köyde oğlunu toprağa veren babası 55 yaşındaki Mahmut Dinler, o günlerde şöyle sitem etmişti: “Oğluma şehitlik mertebesi verilmesini, faillerinin bulunmasını istiyorum. Biz oğlumuzu vatana askerlik yapsın diye gönderdik. İtibarımızın iadesini bekliyoruz.”

Ailenin Burak Dinler’in ölümüyle ilgili açtığı 3 ayrı dava her seferinde kapatıldı. Burak’ın ablası Fadime Yeltepe, kardeşinin nasıl öldürüldüğünü, cenazesini nasıl aldıklarını yıllar sonra kaleme aldı. Bold Medya’da 16 Nisan 2020’de yer alan haberdeki bilgilere göre, Fadime Yeltepe, kardeşinin linç edildiği anın görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Yeltepe “O ne bilirdi darbeyi. Biz kardeşimi TSK’ya teslim ettik. Bize kardeşimin parçalanmış bedenini bir poşet içerisinde teslim ettiler. Biz öpmeye kıyamıyorduk, bizim elimize parçalayıp verdiler.” dedi.

Kardeşinin salası okutulmadığını, cenaze namazının kılınmadığını belirten Yeltepe, “Ne suçu vardı? Biz öpmeye kıyamıyorduk, bizim elimize parçalayıp verdiler. Allah’tan gelene razıyız, kuldan gelene razı değiliz. Biz kendi halimizde yaşayan insanlardık. Yerini, birliğini, komutanları biz seçmedik, feto kimdir, darbe nedir, biz asla bilmezdik” ifadelerini kullandı.

Yeltepe şöyle devam etti: “Neden benim kardeşime de acımadınız. O daha 20 yaşındaydı. Hayatının baharındaydı. Neden kopardınız bizden? Bize bu acıları her kim yaşattıysa aynı acıyı yaşamadan ölmesin. 81 il salasını okusun 81 il cenaze namazını kılsın ama toprağın altında yatacak yeri olmasın. Orası hesaplaşma günü. Asla affetmeyeceğiz. Ne bu dünyada ne de gerçek dünyada.”

BAŞHEKİM ARAYINCA YERİNİ BULDULAR
Vatani görevini yapmak için Sivas’tan İstanbul’a giden 20 yaşındaki Burak Dinler, 15 Temmuz’da komutanlarının emriyle kışladan çıkarılmış ve Boğaziçi Köprüsüne getirilmişti. Köprüde linç edilen Dinler, başı gözü kanlar içinde kalana kadar yaralandıktan 4 gün sonra özel bir hastanede hayatını kaybetmişti. Ailesi hastanede olduğunu 3. günün sonunda başhekimin arayınca öğrendi. Hemen yanına gittiler. Annesi, babası, kardeşi tek tek yanına alındı.

Fadime Yeltepe o anı şöyle anlattı: “Son kez yanına girdik. Burak’ın bedeni buz gibiydi. Annem üşümüş üzerini örtelim, dedi. Hemşireler battaniye getirdi. Doktorlara sordum, bizi hisseder mi diye. Yok, hissetmez dedi. Annem Burak’la konuşmaya başladı. Kirpiklerinden yaş geldi. Oysa ki doktorlar hissetmez demişti. Burak annemi hissetti ve gitti.”

Yeltepe, kardeşinin ölümünden sonra açtıkları davanın 3. kez kapatıldığını da sözlerine ekledi.
Boğaziçi Köprüsünde er Burak Dinler ile birlikte Hava Harp Okulu öğrencileri Murat Tekin, Ragıp Enes Katran ve er Kurtuluş Kaya da linç edilmişti. Burak Dinler İstanbul Kuleli Askeri Lisesi Matbaa bölümünde görevliydi. O geceden sağ kurtulan askeri öğrenciler ve erler müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Burak Dinler’in arkadaşları aileye yazdıkları mektuplarla yaşananların detaylarını aileyle paylaştı.

KAYNAKLAR:
https://boldmedya.com/2020/04/16/kardesimin-parcalanmis-bedenini-poset-icinde-teslim-ettiler/
https://www.milliyet.com.tr/gundem/darbeci-diye-oldurulen-er-burak-in-ailesi-sehitlik-istedi-2290056

Copyright © 2021 Tenkil Museum