Servet Turgut, Osman Şiban ile birlikte Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesi Yoğurtlu mezrasında 11 Eylül 2020’de gözaltına alınıp kaybedildi. İki gün sonra Van Bölge Hastanesi’nde ortaya çıkan Turgut’un işkence ve eziyet sonrası helikopterden atıldığı ileri sürüldü. 20 gün sonra vefat etti.
Servet Turgut, Van’ın Çatak ilçesinde “Yıldırım-10 Norduz” operasyonuna çıkan askerler tarafından Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Çığlıca köyünün Yoğurtlu mezrasında 11 Eylül 2020’de gözaltına alındı. İki gün sonra Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesinde tedavi altında oldukları ortaya çıktı. Birlikte gözaltına alındığı Osman Şiban’la işkence ve eziyet görmüş, helikopterden atılmıştı. Yedi çocuk babası Servet Turgut, 20 gün sonra yoğun bakım servisinde hayatını kaybetti.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre; Van’ın Çatak ilçesinde “Yıldırım-10 Norduz” operasyonuna çıkan askerler tarafından Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Çığlıca köyünün Yoğurtlu mezrasında 11 Eylül 2020 tarihinde iki çiftçi gözaltına alındı. Bu iki isim Servet Turgut ve Osman Şiban idi. İki gün boyunca her ikisinden de haber alınamadı. Daha sonra Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesinde tedavi altında oldukları ortaya çıktı. Yoğun bakımda tedavisi süren Servet Turgut 20 gün sonra 30 Eylül 2020’de vefat etti.
Olay sonrası BBC Türkçe’ye bilgi veren Turgut’un avukatı Hamit Koçak, cenazenin otopsi işlemlerinin ardından Van’ın Edremit ilçesinde toprağa verildiğini aktardı. Van Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ndeki otopsi hakkında bilgi de veren Koçak, otopsiye uzman bir heyetin katıldığını, detaylı bir otopsi yapıldığını, ailenin de hekim götürme hakkını kullanarak otopside bir doktor bulundurduğunu anlattı.
Otopside kendisinin de bulunduğunu ve otopsi raporunu gördüğünü anlatan Koçak, “Ön otopsi raporu çıktı ancak kesin ölüm sebebi belirlenemedi. Örnekler alındı. Morluklar, kırıklar rapora yazıldı. İç otopsi de yapıldı. Bunlar Trabzon Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na gidecek. Oradan gelecek rapor ile kesin ölüm sebebi belli olacak” dedi.
Delillerin sağlıklı toplanması konusunda kaygılarımız var’
Hukuki süreç hakkında da bilgi veren Koçak, dosyadaki gizlilik kararı nedeniyle “delillerin sağlıklı toplanmasına ilişkin” kaygılı olduklarını anlattı:
“Dosyada kısıtlılık kararı var. Savcılığın talebi üzerine Sulh Ceza Hakimliği’nin vermiş olduğu bir karar. Dolayısıyla dosyaya ne girdi ne çıktı, deliller ne aşamada, biz tam bir bilgiye sahip değiliz. Van Cumhuriyet Başsavcılığı sözlü olarak bize etkin bir soruşturma yürüttüklerini söylüyor. Bu umut verici bir açıklama ama deliller ne kadar sağlıklı toplanabilir, o konuda kaygılarımız var.”
Helikopterden atıldığı iddia edilen diğer köylü Osman Şiban’ın hafızasının yerinde olmadığını ve onun ifadesi alınana kadar dosyada çok ilerleme sağlanmasını beklemediğini söyleyen Koçak, Şiban’ın doktorlarının verdiği bilgileri aktardı: “Osman Şiban’ın hafızası tam yerinde değil. Yer, zaman ve kişileri karıştırabiliyor. Doktorların söylediğine göre hafızası tamamen yerine gelebilir de gelmeyebilir de, gelirse 1 hafta sonra da, 3 ay sonra da, 1 yıl sonra da yerine gelebilir.”
‘HELİKOPTERDEN ATILDIKLARINI GÖRENLER VAR’
Turgut’un yanı sıra 50 yaşındaki Osman Şiban da olay sonrası hastaneye kaldırılmıştı. Servet Turgut’un ağabeyi Naif Turgut o tarihlerde BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada, hastanedeyken Osman Şiban ile iki kez görüştüğünü ve her ikisinde de Şiban’ın kendisine helikopterden atıldıklarını söylediğini iddia etmişti: ”Onun da durumu pek iyi değildi, beyin kanaması geçirmiş. Hastanede biraz kendine geldiğinde iki defa odasında ziyaret ettim. Korkuyordu ve ağlıyordu. Her ikisinde de ağlayarak, gözlerinin ve ellerinin bağlandığını, 15-20 metre yükseklikten helikopterden atıldıklarını söyledi.” Turgut ayrıca bir görgü tanığının telefonla kendisine ulaştığını ve tanığın helikopterden iki kişinin atıldığını gördüğünü anlattığını söylemişti.
VALİLİK TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ DEYİP KAÇMAYA ÇALIŞTI YALANINA SIĞINDI
Van Valiliği ise olayla ilgili olarak yaptığı yazılı basın açıklamasında, iki köylünün de ”Bölgede bölücü terör örgütü mensuplarına yardım, yataklık ettiğinin değerlendirildiği” gerekçesiyle gözaltına alındıklarını itiraf etti. Ancak Turgut’un ölümünü araştırmak yerine onları suçladı. Valilik, Servet Turgut’un “‘dur’ ihtarına uymayarak kaçmaya çalıştığı esnada kayalık alanda düştüğü ve yaralandığı” açıklamasını yapmakla yetinmişti. YineOsman Şiban ile ilgili olarak ise şu ifadeler kullanılmıştı: “Bölgede bölücü terör örgütü mensuplarına yardım, yataklık ettiği değerlendirilen O.Ş. isimli şahıs da aynı bölgede mukavemet göstermesine rağmen usulüne uygun olarak muhafaza altına alınmıştır.”
‘HELİKOPTERDEN ATANLARLA İLGİLİ CİNAYET SORUŞTURMASI AÇILMALI’
Servet Turgut ve Osman Şiban’ın helikopterden atıldığı iddiaları o dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde araştırılmasını isteyen HDP, CHP ve DEVA Partili siyasetçilerin girişimi de akim kaldı. HDP’nin olayla ilgili açıklamasında yapılanın bir insanlık suçu olduğuna değinilerek, hesap sorulması istendi: “Çok üzgünüz, öfkeliyiz. Turgut’u gözaltına alanlar onu katledenlerdir. Vatandaşına işkence eden ve katleden iktidar anlayışının hiçbir demokratik meşruiyeti yoktur. Bu insanlık suçunun hesabı hukuk önünde sorulacaktır.”
HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, “Helikopterden atanlar cinayet suçundan derhal gözaltına alınıp, soruşturma başlatılsın” çağrısında bulunmuştu. Yine CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Twitter üzerinden Milli Savunma Bakanlığı ve AKP Sözcüsü Ömer Çelik’i etiketleyerek, “AK Parti olarak her şeye konuşan sizlerin bu ölümle ilgili olarak söyleyecek bir sözü var mı?” diye sormuştu.
KAYNAKLAR:
https://www.dw.com/tr/helikopterden-at%C4%B1ld%C4%B1%C4%9F%C4%B1-iddia-edilen-servet-turgut-hayat%C4%B1n%C4%B1-kaybetti/a-55101254
https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-54355422
https://www.evrensel.net/haber/415314/helikopterden-atilan-servet-turgut-yasamini-yitirdi
https://www.rudaw.net/turkish/kurdistan/30092020